Akciğer kanseri birazdan sayacağımız etyolojik nedenlerle (sebep olan faktörler) kadınlar ve erkeklerde ikinci sırada görülmesine karşın, her iki cinste de kansere bağlı ölümlerde ilk sırayı almakta. Her dört kanser ölümünden biri akciğer kanseri nedeni olmakta.
Bu nedenle de çağımızın vebası tanımlamasını hak etmektedir.
AKCİĞER KANSERİNİN NEDENLERİ
- Tütün ürünleri:
Bunların başında sigara tiryakiliği gelmektedir.
Yüz akciğer kanserli hastanın geçmiş sorgulamasında sigara içme öyküsü mevcuttur.
İçilen sigaranın başlama yaşı ve süresi ile kanser olma riski artmaktadır.
Günümüzde bu risk kadınlarda 12 kat, erkeklerde ise 22 kat olarak hesaplanmıştır.
Sigara dumanında yapılan laboratuvar incelemelerinde 5300 toksik maddeye rastlanmış, bunlardan elliye yakınının kanserojen olduğu kanıtlanmıştır.
Puro içiminde bu risk üç kat artarken pipo içiminde sekiz kat artmaktadır.
Yaklaşık iki saat süren bir nargile seansında kişi elli adet sigara içmektedir.
Nargile içiminde kanser riski dışında herpes virüsü (uçuk nedeni) ve tüberküloz basili bulaşma riski çok yüksektir.
Elektronik sigara ve ısıtılmış sigaranın zararsızlığı ya da az zararlı olduğuna dair yazıların tamamı, tütün endüstrisinin müşteri kaybı kaygısı ile yapılan yalan ve yanlış yazılardır.
2- Pasif sigara içimi:
Geçmişte sigara içen kişinin (ki çoğunlukla bunlar ebeveynler) yanında bulunan kişilerin etkilenmesi olarak tanımlanırdı. Bunlar da çoğunlukla çocuklar ve kadınlardı.
Özellikle de hamile kadınlar ve fetüs bundan çok etkilenirdi.
Günümüzde ise yukarıdakine ek olarak sigara içen kişi de aynı zamanda pasif içici durumuna düşmektedir.
Geçmişte yakılan sigara otuz saniye içinde “bir fırt alınmazsa” sönerdi.
Günümüzde ise sigara tütünü ve kağıdına emdirilen yanıcı maddeler yüzünden kül tablasında duran sigara kendi kendine yanıp bitmektedir.
Bu yanış esnasında çıkan dumana “strem” denilmekte. Strem filtreden de geçmediği için içilen sigaradan daha fazla miktarda kimyasal madde ve kanserojen madde içermektedir.
Bu dumanı çevredekiler soluduğu gibi sigara içende solumaktadır.
- Fibroz Maddeler (Asbest ve Erionit):
Asbest sanayide izolasyon için kullanılan değerli bir maddedir.
Ancak mikro toplu iğne yapısında olan fibrinöz yapıları solunumla akciğerlere gittiğinde vücut tarafından temizlenmesi ve ortadan kaldırılması imkansız olan inert (sağlam) fibrinlerdir.
Pisi pisi otu gibi ilerleyerek akciğerin iç ve dış zarlarına kadar ulaşıp, başta akciğer zarı kanseri (mezotelyoma) ve akciğer kanserlerine neden olmaktadır.
Tedavisi zor, güç hatta imkansız olan bu kanserler günümüzde sanayisi gelişmiş ülkelerde çok görülmektedir. Bunun farkına varan bu ülkeler asbest kullanımını ya azalttılar ya da yasakladılar. Bu nedenledir ki yapımında çok miktarda asbest kullanılan eski gemilerinin sökümlerini kendi tersanelerinde değil de geri kalmış ülkelerin tersanelerinde yaptırmaktadırlar. Ülkemizde son yıllarda eski gemi sökümünün artmasının nedeni budur.
- Radon Gazı:
Yeryüzünde kayalıklardan çıkan renksiz kokusuz bir gazdır.
O kayalıklar üzerinde yapılan konutların çatlaklarında evlerin odalarına dolmakta.
Röntgen ışınlarından yirmi kat daha fazla radyasyon taşıması nedeni ile tehlikelidir.
Havadan ağır olması nedeniyle de binanın alt katlarında ve odanın tabanına yakın dururlar.
Pencere ve kapının açılması ile de uçarlar.
- Ailesel Eğilim:
Akciğer kanseri kalıtsal bir hastalık değildir. Ancak hastanın yakınlarında risk artmaktadır. Bu nedenle akciğer kanseri olan kişilerin çocuklarında ve yakın akrabalarında kanser olma eğilimi vardır.
Risk faktörlerinden (özellikle sigaradan) uzak durulmalıdır.
AKCİĞER KANSERİNİ ÖNLEMEK:
Önlemek için henüz herhangi bir ilaç, besin maddesi, vitamin ya da aşı yoktur. Tek önlem sigarayı bırakmak ve kanserojen alışkanlıklar ve yaşam biçiminden uzak kalmaktır.
AKCİĞER KANSERİNDE TARAMA (ERKEN TANI)
Bununla ilgili ülkemizde herhangi bir program ya da çalışma yoktur. Beslenme alışkanlıkları veya yaşam biçimleri nedeniyle çok fazla kanser görülen ülkelerde bu tür tarama programları yapılmaktadır.
Burada kullanılan tetkik yöntemleri;
- Balgam incelemesi (sitoloji),
- Akciğer grafisi,
- Düşük doz bilgisayarlı toraks tomografisidir.
AKCİĞER KANSERİNİN BELİRTİLERİ
Akciğer kanserlerinin yüzde altmışından fazlasında kanser ileri evreye gelene kadar bulgu vermez. Hastanın bir yakınması olmaz.
Bu nedenle tesadüfen ya da başka bir nedenle akciğer grafisi ya da tomografi çektirilen hastalarda akciğer kanserinden şüphelenildiğinde, kişi “hiçbir yakınmam yok” diyerek inkar yolunu seçmekte…
Akciğer kanserinin belirtileri çoğu kez diğer akciğer ve solunum yolu hastalıkları ile benzerdir.
İnsanlarımız nezle, grip ve zatürre gibi hastalıklara sık yakalandıklarından, akciğer kanseri belirtileri bunlarla karışır ve ayırt edilemezler.
Özelliklede sigara içen insanların tiryakilik sürelerine bağlı olarak öksürük ve balgam çıkartmaları nedeniyle, öksürük ve balgam çıkartmalarını sıklıkla buna bağlarlar.
Öksürük ve balgam çıkartma dışında diğer semptomlar (bulgular) şunlardır.
- Balgamla kan gelmesi
- Nefes darlığı
- Göğüs ağrısı
- Hırıltılı solunum
- Kol ağrısı
- Ses kısıklığı
- Tekrarlayan akciğer enfeksiyonları
- Boyun ve yüzde şişlik
- İştahsızlık
- Kilo kaybı
- Halsizlik
- Kemik ağrıları
SONUÇ:
Akciğer kanserinin en sık nedeni başta sigara olmak üzere tütün ürünleridir.
Tiryakiliğin uzun olması ve günlük içilen sigara miktarı ile risk artmaktadır.
Bulgularının erken dönemde olmaması, olan bulguların sinsi ya da diğer akciğer hastalıklarına benzemesi nedeniyle kanser teşhisi ileri evrelerde konulmaktadır.
Bu da günümüzdeki en etkili tedavi olan “cerrahi tedavi” fırsatını kaçırma anlamına gelmektedir.
Biz Göğüs Cerrahları yüz akciğer kanser hastasından ancak en fazla yirmisinin ameliyat şansı olduğunu gözlemlemekteyiz.
Bu nedenle;
- Sigara bırakma kampanyalarını bile beklemeden sigara bırakılmalı.
- Yukarıdaki semptomları olanlar hekimlerine başvurmalı
- Ailede kanser öyküsü olanlar, uzun süre sigara içenler, kanserojen çevre koşullarında çalışanlar taramaya başvurabilirler.
Bu başvurularında aranacak en önemli kriter sigarayı kesinlikle bırakma koşulu olduğunu bilmelidirler.
Akciğer kanserinin tanı ve tedavisi ile ilgili başka bir yazıda buluşmak üzere, sağlıklı, temiz çevre ve sigarasız günler dileğimle…
Sağlıkla kalın.
Salih Topçu
Göğüs Cerrahisi Uzmanı
Kocaeli Tıp Fakültesi
Yorumlar (0)