Doğumun anne ve bebek buluşması için bir aracı olduğu, önemli olanın sağlıklı bir şekilde doğum sonrası anne ve bebeğin bir araya gelerek odalarında kalmaları olduğu unutulmamalıdır.. Doğum konusunda ne kadar bilinçli olursanız, doktorunuz ve ebenizle aynı dili konuşursanız doğumunuzda siz de karar verme kısmına dahil olursunuz. 

1990’larda %15’lerde olan sezaryen oranlarımız şu an %65’lere kadar artmıştır. Bu yükselmenin nedenlerine bakacak olursak; doğru zamanda müdahale ile anne-bebek ölümüyle sonuçlanan doğumların azalmasında önemli ölçüde etkili olmasıyla birlikte aynı zamanda son yıllarda yapılan yanlış uygulamalar sonucunda hekimler yavaş yavaş sezaryen doğum yaptırmaya doğru itilmişlerdir. 

Bu durum toplum sağlığını tehdit etmekle birlikte, ekonomik olarak da ülkemizin sırtına binmiş bir kamburdur. 

Bu durumdan dönebilmek için herkese görev düşmektedir. Gebeler daha bilinçlenmeli, doğuma hazırlık konusunda mutlaka eğitim alarak hazırlanmalıdırlar. Doğum takibinin olmazsa olmazları ebelerimiz desteklenmeli ve görevlerinin başında yerlerini almaları sağlanmalıdır. Doktorlar da doğum takibinde olması gereken ihtiyaç durumunda sahneye çıkmalıdırlar.

Gelelim günümüzde artan sezaryen doğumlar sonrası gündeme gelen sezaryen sonrası normal doğumlara(SSVD). Çok kolay ve selim bir doğum şekli midir sezaryen sonrası normal doğum? Nelere dikkat etmek gerekir? Gelin bir göz atalım. 

SSVD’nin 3 bileşeni vardır: Anne, bebek ve hastane. Bu bileşenlere tek tek bakacak olursak; 

            Sezaryen sonrası gebelik takipleri rutin gebelik takibindeki gibidir. 30. haftanın ardından bebeğin kontrolleri ile artık rahim duvarı kalınlığının ölçümü de bizim için önemli hale gelir. Çünkü bebek büyüdükçe tıpkı fazla şişirilen balon gibi rahim duvarı incelmeye başlar. Eski kesi alanı daha zayıf olduğu için buranın kalınlığı bizim için ekstra önemlidir. 

            Eski sezaryen esnasında rahimin kesildiği alan rahim ve rahim ağzının birleşim hattıdır. Eğer önceki sezaryende rahimin kas tabakası kesilecek olursa sonraki doğumda bu alan daha da zayıf olacak ve rahimin yırtılma ihtimali gündeme gelecektir. Tıpkı myom alınması ameliyatları sonrası normal doğuma izin verilmediği gibi bu durumda da sezaryen sonrası normal doğum çok riskli olacaktır. 

            Normal büyüklüğünün 10 katı kadar büyümüş, rahim ve bebeği beslemek için rahimin damarları da çok kalındır ve doğum zamanı kalbin pompaladığı kanın büyük kısmı rahim ve bebeğe gider. Dolayısı ile rahim duvarında bir yırtılma demek dakikalar içinde bebek ve annenin kan kaybından ölmesi anlamına gelir. 

            Son haftalarda bu alanın ultrason kontrolünün yanında annenin eski kesi alanındaki şikayetleri de önemlidir. Eğer incelme başlıyorsa bu alanda hareket ile artan tarzda ağrılar olmaya başlar. Dinlenme ile geçer. Eğer annenin bu şekilde hissettiği ağrılar varsa mutlaka doktoru ile bu durumu paylaşmalıdır. 

            İlk doğumdan farklı olarak SSVD için kendi doğum kasılmalarınızın başlaması beklenmelidir. Maalesef ilk doğumdan farklı olarak suni sancı seçeneğimiz olmayacaktır.

            Buraya kadar yazdıklarımız rahimin uygunluğu ile ilgiliydi. Diğer doğum bileşenimiz ise bebek. Son haftalara geldiğinde bebeğin kilosu, duruş pozisyonu ve doğum kanalına doğru açı ile girebilmesi önemlidir. Bebekle ilgili durumlar aslında sezaryen sonrası doğumdan bağımsız tüm normal doğumlarda olması gereken şartlardır. Yine doğum sürecinde bebeğin kalp atışlarında bozulma olması durumunda doğum şekli tekrar sezaryen olacaktır. 

            Son bileşenimiz de hastanedir. Doğumun zamanlaması yoktur. Gece veya gündüz başlayabilir. Dolayısıyla SSVD için seçeceğimiz hastanenin fiziki şartlarında bakmamız gereken bazı hususlar vardır. Hastanenin 24 saat ameliyathanesinin açık, ameliyathane ekibinin hastanede olması gerekir. Doğum takibi yaparken yaşanabilecek acil durumlarda ekibin evden toplanması beklenemez. 

            Yine bebeğin doğum sonrası olası gereksinimlerini doğru şekilde karşılayabilmek için 24 saat çocuk doktoru ve yenidoğan hemşiresi hastanede olmalıdır. 

            Olmazsa olmaz doğumhane ve ameliyathane aynı katta ve ideali yan yana olmasıdır. Bu sayede acil durumda asansör beklemek için veya ameliyathaneye transfer için vakit kaybedilmemelidir. 

Yukarıda bahsettiğimiz gibi sezaryen sonrası normal doğum takibi yaparken acil olabilecek en kötü duruma karşı hazırlıklı olunmalıdır. Bu koşulları sağlayabilen hastanelerde SSVD takibi tercih edilmelidir. 

İnsan hayatı ucuz değildir. O yüzden siz kendi bedeninize ve bebeğinize sahip çıkarak bu hususları talep etmeli ve acil durumlar için hazırlığı olmayan ortamlarda SSVD takibini kabul etmemelisiniz. 

İlimizde düzenlenen Ante Gebe Doğuma Hazırlık eğitimleri tüm gebeleri doğum sürecine hazırlamayı hedeflemiş, birlikte yol aldıkları gebelerle sürecin bilinçli bir şekilde yürütülmesini amaçlamıştır. Bu alanda işinde uzman ebeler ve doğum destekçileri ile bu eğitimler planlanmaktadır. 3. Ante Gebe Doğuma Hazırlık Eğitimi 12.06.2022 Pazar günü Wellborn Hotel, Başiskele’de yapılacaktır.