Sağlıklı görünmenin ilk kuralı sağlıklı bir cilde sahip olmaktan geçiyor. Sağlıklı bir cilt için cilt bakımıyla birlikte yeterli ve dengeli beslenerek cildinizin güzelliğine katkıda bulunabilirsiniz. Doğru bir beslenme planıyla hem sağlıklı bir bedene hem de sağlıklı bir cilde sahip olmak mümkündür.

- Yeterli su tüketimine dikkat edin. Vücudumuzun büyük bir kısmı sudan oluşur. Yaşımız ilerledikçe vücuttaki su miktarı azalır ve ciltte kuruluk görülebilir. Bunun sonucu olarak da cilt elastikiyetini kaybederek kırışıklıkların oluşumuna ve sarkmalara neden olur. Bu süreci yavaşlatmak, cildin nem dengesini korumak ve toksinleri atmada en önemli etken gün içinde yeteri kadar su içmektir.

- Antioksidan besinlerden yararlanın. Antioksidanlar ciltte güneş ışığı, sigara, çevre kirliliği gibi sebeplerle oluşabilecek zararlı maddelerin oluşumunu önlemeye yardımcıolur. Cildi sıkılaştırarak yaşlanmayı geciktirme, kan dolaşımını hızlandırma ve hücre metabolizmasını destekleme gibi etkilere sahiplerdir. Bu sayede sivilce, akne, siyah nokta ve kırışıklık gibi problemlerin tedavisinde son derece etkilidir. Antioksidan kapasitesi yüksek olan C ve E vitamini cilt sağlığı için en çok üzerinde durduğumuz vitaminlerdir.

Yayınlanan bir çalışmaya göre uzun dönemde C ve E vitamini alan kişilerde UVışınlarına maruz kalarak oluşan güneş yanıklarında azalma olduğu belirtilmiştir. C vitamini, kolajen yapıyı ve vücuttaki kolajen üretimini desteklediği için oldukçaönemlidir. Turunçgiller, brokoli, karnabahar, yeşil yapraklı sebzeler C vitaminin zengin kaynaklarıdır. E vitamini için bitkisel yağlar, tam tahıllı ürünler, yumurta, koyu yeşil yapraklı sebzeler fındık, badem, ay çekirdeği ve zeytin iyi kaynakları oluşturur.

Yeşil çayda bulunan ve polifenoller olarak adlandırılan epikateşin türevleri, antioksidan ve anti-inflamatuar özelliklere sahiptir. Yeşil çay, polifenoller sayesinde hasara ve özellikle güneşin yaşlanma etkilerine karşı cildi korumaya yardımcı oluyor.

- Vücutta azalan kolajeni destekleyin. Vücudumuz doğal olarak kolajen üretir; ancak yaşlandıkça bu üretim azalmaya başlar. Bağ dokusunun ana hücreleri olan fibroblastlar; daha az aktif hale gelir ve yaşla birlikte kırılmaları daha kolay olur. Bu nedenle, vücudun kolajen miktarı azalmaya başlar. Kolajen miktarındaki bu azalma, vücutta elastikiyet kaybına neden olabilir ve buna bağlı olarak ciltte kırışıklık görülebilir. Yapılan bir çalışmada, 8 hafta boyunca düzenli olarak kolajen alanlarınkırışıklıklarında %20’lik bir azalma görülmüştür.

- Çinko içeren besinler tüketin. Akne problemlerinin azalmasında, cildin doğal dengesinin korunmasında, ciltteki renk değişimlerinin önlenmesinde ve kolajen yapının sürdürülmesinde rol oynadığı için çinko içeren besinlerin tüketimi cilt sağlığında önemli bir yere sahiptir. Yağsız et, tavuk, hindi, bazı deniz ürünleri çinko kaynaklarıdır. Ciltte sivilce oluşumunu azaltarak gözenekleri sıkılaştırmada ve doğalbir anti inflamatuar olduğu için iltihaplanmaların tedavisine etkisi vardır. Eksikliğinde ciltteki yaraların iyileşmesi gecikebilir.

- A vitamini, cildi nemlendirici etki göstererek elastikiyetini arttırır. Bu nedenle cilt dokularının onarımı için gereklidir. Yapılan çalışmalar A vitamininin çizgi ve kırışıklıkları azalttığını, akne oluşumuna karşı koruyucu olduğunu belirtmektedir. Yayınlanan başka bir çalışmada ise yüksek beta karoten içeren (A vitaminin bir formu) yiyeceklerin sedef hastalığı riskini azalttığını göstermiştir. Koyu yeşil yapraklı sebzeler ve havuç bitkisel kaynaklı A vitamini, yumurta ve süt ürünleri de hayvansal kaynaklı A vitamini açısından zengin gıdalar arasında yer alıyor. 

- Fazla yağ içeren hazır paketli gıdalardan, fast food türü beslenmeden kaçının. Yapılan çalışmalara göre, beyaz un ve sofra şekeri gibi yüksek glisemik indeksli ürünlerle beslenmek de akne oluşumuna yol açıyor. Bu nedenle glisemik indeksi yüksek rafine şeker içeren yiyecekler ile hazır paketli gıdalar yerine tam tahıllı ekmek, bulgur, kinoagibi glisemik indeksi düşük karbonhidrat kaynakları tercih edilerek akne oluşumunun önüne geçmek mümkün olabiliyor.

- Çay, kahve, gazlı içecekler ve alkol tüketimini sınırlandırın. Çay ve kahvenin fazla miktarda içilmesi susuzluk hissini ortadan kaldırır. Aynı zamanda diüretik etkileri nedeniyle vücuttan su atılımını artırarak cildin nem dengesinin bozulmasına yol açabilir. Bu nedenle günlük toplam çay kahve tüketimini sınırlandırmak gerekiyor.

- Omega-3 yağ asitlerince zengin olan balıklar genel sağlığı korumada olduğu gibi cilt sağlığını korumada da önemlidir. Haftada en az 2 kez balık tüketmeye özen gösterin.