Malum Ramazan ayı geldi, hoş geldi. Bu ay doktorların en çok maruz kaldığı “Gebeler Oruç tutabilir mi?” sorusudur. Tutarlarsa nelerle karşılaşabilirler, ne gibi sonuçları olur merak edilir.

Burada bizlerin verdiği cevaplar kişisel tavsiye niteliğinde değildir, bilimsel araştırma sonuçlarına göredir. Tüm hastalık ve tedavi planlarında olduğu gibi yapılan bilimsel araştırmalar istatistiksel sonuçları ile bize ışık tutar. 

Bu konuyu konuşurken ben de yapılan araştırma sonuçları ile sizleri bilgilendirmeye çalışacağım. Yapılan birçok araştırmanın karşılaştırıldığı bir meta analiz, bu konudaki tüm soru işaretlerine cevap verdi. Yaklaşık 23 farklı araştırma sonuçlarını karşılaştıran bu meta analiz sonuçlarını, dilim döndüğünce sizler için özetledim.

Bu 23 araştırmadaki çalışmalara toplam 31.374 gebe katılmış, bu gebelerin 18.920 tanesi oruç tutmuş, oruç tutanlar ve tutmayanlar karşılaştırılmış. Bu çalışmaya İran, Suudi Arabistan, Mısır, Lübnan, Türkiye ve Endonezya gibi Müslüman ülkelerin yanında, içlerinde Müslüman nüfusu olan Hollanda ve İngiltere gibi ülkeler de katılım sağlamış. Kişiler yaşları, ağırlıkları, ek hastalıklarının olup olmamasına göre ayrılmış.

Bu çalışmalarda öncelikle bakılan durum anne karnında veya doğumun ilk 1. haftasında “Bebek ölümü olmuş mu?” iken, diğer bir konu 37. haftadan önce doğum sıklığında artış olup olmadığı ve doğum kilolarında anlamlı bir düşüş olup olmadığı olmuş.

Gebeliğin ilk 3 aylık döneminde oruç tutan gebelerin bebeklerinde, belirgin doğum kilosu azlığı ve bebeğin eşi yani plasentanın ağırlığında belirgin azalma olduğu ve 1 çalışmada da 38. haftadan önce erken doğumların olduğu belirtilmekle beraber tüm çalışmalar bu sonuçları içermemektedir.

Tüm bu sonuçları görebilmek için oruç tutulan gün sayısı ve oruç tutulan saatlerin süresi önemli olduğu görülürken, yukarıda bahsedilen sonuçlar için ise 20 gün ve üzeri tutulan oruçlarda olduğu söylenmiş.

Bu etkilerin yanında 20 haftanın altında anne karnında ölüm, gebelik şekeri veya gebelik tansiyon hastalığı gibi ek hastalıklara bakılmış. Bu hastalıklarda anlamlı bir artış görülmemiş. 

Bunun yanında annenin az kalori almasına bağlı bebek hareketlerinde azalma, annenin kan şekerinin düşmesi ve ona bağlı etkiler olurken, az su tüketiminin ise idrar yolu enfeksiyonları için risk faktörü olduğu görülmüş. 

Gebelik sonrası emzirme dönemindeki etkilere bakıldığında da süt miktarı için oruç tutulan saat süresi ve mevsimsel özelliklerin etkisi ile vücut su miktarında azalmaya bağlı süt üretiminde azalma olurken, anne sütü içerisinde bulunan magnezyum, çinko, potasyum gibi önemli minerallerin azaldığı; bunun yanında A, E ve C vitamini ve bebeklerde kilo alımında önemli olan protein oranının azaldığı da görülmüş. 

Burada bahsettiğim çalışmalar sizlere rehber olması için geçmişte yaşanılan örneklerin bilimsel çalışmalar altında birleştirilmesiyle sunulmuştur. Genele haiz düşünülmemelidir. Sizin mevcut tıbbi durumunuzu ve bebeğinizin durumunu en iyi doktorunuz bilecektir. Sizin özelinizde bu sorunuza en iyi doktorunuz cevap verecektir. Yolunuza bir nebze ışık olabilmesi dileğiyle. Hayırlı Ramazanlar.