Kolajen bir çeşit proteindir. Vücudumuzdaki proteinin %25 - %35’lik kısmını oluşturur. Cilt, kemik, eklem, lif ve kıkırdak yapısında bulunur. Cildi sıkıca örülmüş bir duvar olarak görürsek, bu duvarın taşlarını bir arada tutan çimentosu kolajendir. Stres, uykusuzluk, kötü beslenme, ilerleyen yaş, aşırı şeker ve karbonhidrat tüketimi, uzun süre güneş ışığına maruz kalma, sigara kullanımı; cilt, eklem kemik ve bağ dokusunda deformasyonlara, kolajen üretiminin azalmasına bağlı olarak ciltte sarkmalara neden olur.
 
Kolajen üretimi, doğumdan 25 yaşına kadar devam eder. 25 yaşından itibaren üretim durur. 40 yaşına kadar yıllık %1 oranında, 40 yaşından sonra ise %5 oranında kolajen kaybı yaşanır. Kolajen depolanmaz. Kolajen eksikliğini özellikle cildimizde kırışıklık, matlaşma, esneklik kaybı şeklinde görürüz. Peki kolajen bize ne gibi faydalar sağlar?
 
•    Daha sıkı, canlı, parlak ve genç bir cilt oluşumuna katkıda bulunur.
•    Dokularda etki gösterir, damar esnekliğini sağlayarak dolaşım ve kalp damar sisteminde iyileşmeler sağlar.
•    Eklemlerde esneklik sağlar ve buna bağlı olarak hareket kabiliyetini arttırır.
•    İskelet ve kas yapısını destekleyerek daha dik, güçlü ve kaslı bir vücut yapısına sahip olunmasını sağlar.
•    Saç köklerini ve folikülleri destekleyerek, saçların güçlenmesini ve gürleşmesini sağlar. Beyaz saç oluşumunu azaltır.
•    Cilt yaralarında iyileşmeye destek olur. Özellikle yatak yarası bulunan kişilerde kolajen desteği sağlanmalıdır. Ayrıca kas yapısını desteklediği için selülitlerdeazalmaya ve yağ dokusunun giderilmesinde etkili olur.


 
Kolajenin %90’ı tip 1’dir. Kemik, deri, kıkırdak ve bağ dokusu ile diş yapısında bulunur. Tip 2, çoğunlukla eklemlerde ve kıkırdak yapısında bulunur. Eklem ağrılarında ve eklem katılığında etkilidir. Tip 3, kas organ ve damar yapısında bulunur. Kolajen üretimini arttıran en önemli vitamin C vitaminidir. Ayrıca bakır da kolajeninetkinliğini arttırır.
 
HANGİ TİP KOLAJEN TAKVİYESİ KULLANMALIYIZ?

Kolajenlerde molekül ağırlığı etkilidir. Molekül ağırlığı düşük kolajenler tercih edilmelidir. Emilim ve bioyararlanım için hidrolize ve peptit yapıda olan kolajenleri 2-2.5 gramın üstündeki dozları tercih etmek gerekir.
 
Balık kolajeni daha değerli olması ile birlikte, kirli balıktan elde edilenlerden uzak durmak gerekir. Bu yüzden sığır kolajenini daha güvenli olarak kullanabiliriz.
 
Cildimiz için tip 1 – tip 3, saç ve tırnak için tip 1 – tip 3, eklemler için tip 2, tendon desteği için tip 1 – tip 3 kullanılabilir. Otuz yaş ve üstü için yılda iki kez 3’er aylık kür, 50 yaş ve üstü için yılda üç kez 3’er aylık kür şeklinde destek alınabilir. Özellikle, cilt için kolojen ile birlikte hyaluronik asit, C vitamini ve glutatyon son derece iyi sonuçlar verir.
Sağlıklı ve genç kalmanız dileği ile…

 

*****