Merhaba Serap Hanım, okurlarımıza kendinizi kısaca tanıtır mısınız?
1981 yılında doğdum. İzmit çocuğuyum ☺, her zaman gururla söylerim. Kocaeli Anadolu Lisesi mezunuyum. İktisat bölümünde lisans ve yüksek lisans eğitimlerimin ardından işletme bölümü yüksek lisansımı tamamladım. Uzun yıllar bankacılık sektöründe çalıştım. Radikal bir kararla sektör değiştirdim ve sonrasında da kendi işimi kurdum. En nihayetinde, gençlere olan sonsuz sevgim ve öğretme tutkum sebebi ile üniversite bünyesinde çalışmaya başladım. 2017 yılında İstanbul Rumeli Üniversitesi’nde çalışmaya başladım ve hala burada çalışmaya devam ediyorum. İstanbul’da yaşıyorum ama sıklıkla İzmit’e geliyorum. 

Bundan 20 sene önce kendinizi, şu an olduğunuz yerde hayal eder miydiniz?
Kısmen evet, kısmen hayır. Çocukken pilotluk hayalimdi. Gençlerin hayatına dokunmak, onlar için bir şeyler yapmak hep istediğim bir şeydi. Bir de tabii anlatmak, öğretmek, öğrenmek her daim çok güzel. Bankacılık sektöründe çalışırken çok sayıda sektör çalışanı ile iletişim halindeydim. Ve birbirinden farklı işler yapsalar da hepsi havacılık sektörünün içindeydiler. Havacılığa olan merakım sektörden kişilerle iletişim halinde oldukça büyüdü. 20 yıl önce hayatımda havacılık yoktu fakat havacılığa ilgi duyup bu alanda ilerlemek istediğim ortaya çıktı. Bu konuda eğitimleri aldıktan sonra Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nden lisanslarımı tamamladım. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün yetkilendirdiği havacılık güvenliği eğitmenlerindenim, aynı zamanda Form-4 yöneticilik yetkim var. Bugün hem havacılığın içinde olup hem Rumeli Üniversitesi’nde Uçuş Okulu’nun başında olmak, tabii ki gurur verici ve ben de çok mutluyum. 

Bir uçuş okulu yöneticisi olmak nasıl bir his?
Düşünün, okulu aylarca çalışarak siz kurmuşsunuz; Rumeli Üniversitesi üst yöneticileri ve rektörü sonsuz desteklemiş. Bu işin çok maliyetli, aynı zamanda riskli olmasına rağmen yöneticilerimiz vizyon sahibiler ve havacılığa değer veriyorlar. Bana inanan bir yönetimle çalışmaktan, Rumelili olmaktan çok mutluyum.  Böyle bir işi kim hayal etmez ki?

Sektörün zor yanları neler?
Havacılık, gelişime açık bir sektör içinde ve yüzlerce iş kolu var. Yani bu sektörde yalnızca havacı değilsiniz; sektörü çok iyi tanıyıp, emniyet yönetim sistemi ve havacılık güvenliğine hâkim olup, genelge ve talimatları takip edip, aynı zamanda sektörün içinde yaptığınız işte nitelikli olmalısınız. Araştırmacı, meraklı, kendini geliştiren ve tabii ki disiplinli kişiler olmalısınız. Bir yaşam biçimi esasen, saati yok, sağlık çok önemli. Örnek vermek gerekirse; pilotsunuz, bir gün sağlığınız uçmanıza elverişsiz hale geliyor. Bu tempoya ayak uydurmak zor olabilir. 

Rumeli Üniversitesi Uçuş Okulu’ndan söz eder misiniz? Ne gibi çalışmalar yapılıyor, öğrenciler YKS ile mi yerleşiyor?
RumeliSEM Uçuş Okulu, Türkiye’de üniversite bünyesindeki tek akademi. Yani pilotaj bölümü değil, üniversite sınavı ile öğrenci almıyoruz. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından belirlenen şartlara uygun olan adaylar başvuru yapıyor ve mülakatla akademiye giriliyor. Esasen tüm dünyada pilotluk, 18 ayda tamamlanabilen akademi eğitimi ile yapılan bir meslektir. Zaten eğitimi siz veriyorsunuz ancak sınavları SHGM yapıyor ve lisansı da yine SHGM’den alıyorlar. 

Pilotaj bölümü açmak yerine neden akademi kurdunuz? 
Fark yaratmak istedik. Pilot olmak isteyen gençler çok ama aynı zamanda farklı meslek gruplarından kişiler de çok. Biz PPL, CPL ve ATPL eğitimleri veriyoruz. Yani hususi pilot lisansı, ticari pilot lisansı ve havayolu nakliye pilot lisansı eğitimleri. Üniversite adayı gençlere, bir lisans ya da ön lisans programı okurken aynı zamanda uçuş okulunda eğitim alma şansı sunuyoruz. Böylece hem bir üniversite diploması hem de pilot lisansı ile mezun olma şansı veriyoruz ki çift meslekle mezun olmak, çok ciddi bir avantaj. Öğrencinin okuduğu bölüm, ders programına göre uçuş okulu dersleri planlanıyor ve bu sayede zorlanmadan, her iki eğitimine de devam edebilmesi sağlanıyor. Meslek sahibi olup hayallerini gerçekleştirmek üzere olan pilot adaylarına da mesai saatleri, çalışma koşullarına göre özel ders programımız var. Bu da meslek sahipleri için bir fırsat. Tabii; havacılık yönetimi, sivil hava ulaştırma işletmeciliği, sivil havacılık kabin hizmetleri ve uçak teknolojisi olmak üzere lisans ve ön lisans programları da bünyemizde olduğu için sektördeki iş birliklerimiz güçlü. Kadrolarımız çok iyi, bu nedenle de iddialıyız.

Havacılık mesleklerine talep nasıl ve pandemi nasıl etkiledi?
Gençlerin gözde meslekleri. Havacılık rüyaları var, kimi zaman pilot olmak kimi zaman sektörde yönetici olmak, belki teknikte çalışmak, kabin memuru olmak… Bir kere sektör uluslararası, bu çok cazip. Sektördeki tüm iş kolları çok prestijli ve gelir anlamında da hatırı sayılır bir yere sahip ya da sahipti diyelim.  Pandemi tabii ki talebi etkiledi çünkü malum sektör çalışanları ile ilgili çok ciddi gelişmeler oldu. Maaşlar, çalışma koşulları, haklar değişti ve istihdam daraldı. Ama krizlerden ilk etkilenen sektör, havacılık sektörü olmakla beraber en hızlı toparlanan ve daha büyük bir ivmeyle büyüyen sektör, yine havacılıktır. Düşünsenize, ulaşım, ilk yardım, afet yönetimi, lojistik, sivil savunma, askeri güç… Hangisine ihtiyaç biter? Yaşam oldukça, bu ihtiyaçlar bitmez ve hepsi için havacılık sektörü yıldız. Bu nedenle gençlere tavsiyem, hayallerinden vazgeçmesinler.

Çevresi olan bir İzmitli olduğunuzu biliyoruz. Dostluklarınız uzun yıllara dayanır. İzmit’i, dostlarınızı ve ailenizi bırakıp gittiniz. Dönme planınız yok mu? 
İstanbul’dayım zaten ve sıklıkla geliyorum. Ailem ve dostlarım tabii ki olmazlarsa olmaz. Ama İstanbul’da yaşamayı da seviyorum. Ben hareketi seviyorum galiba. Ve öğrenciler de olmazsa olmaz tabii. Benim vazgeçemediğim bir şehir ya da böyle durumlar yoktur. Ama üniversite ile aynı hedefe yürüdüğümüz için, orada başka bir şey var. Bir insanın hayatına dokunmak, öğrencilere fırsat eşitliği sağlayabilmek için adanmış bir hayatın sonunda kurulmuş bir üniversite. Bu beni çok etkiliyor. Çocuğunuzu bırakabilir misiniz? Biraz Rumeli de benim için öyle. Kuruluşundan çok kısa bir süre sonra başladığım için gelişimine şahit oluyorum, büyümesine şahit oluyorum. Emeklerim var. Şimdi Haliç Yerleşkesi kuruldu, yeni bir heyecanımız var. İzmit benim aitlik hissettiğim şehir ama şimdilik orada yaşamak gibi bir planım yok.

Sizce başarının sırrı var mıdır ve varsa nedir? Sizin başarınızın ve pozitif enerjinizin sırrı nedir?
Bu herkes için ayrı bir sır.☺ Herkesin ayrı bir sistemi, yöntemi olabilir. Başarı da göreceli aslında; kime göre, neye göre? Yine de genellersek; başarının sırrı, istekli olmak. Her ne yapıyorsak aşkla yapmak. Severek yapabilmek. 

Son olarak, okurlara ve gençlere neler söylemek istersiniz?
Bütün İzmitlilere sevgilerimi iletiyorum. Simite sahip çıkalım.☺ Aileme ve tüm dostlarıma hep yanımda oldukları için teşekkür ediyorum. Ayrıca sizlere, bu güzel röportaj için çok teşekkür ederim. Time Kocaeli bana çok iyi geliyor. Severek takip ediyorum.  Gençlere de her zaman, “Hayallerinizin peşinden gidin, bir gün yorulacaklar!” sözünü hatırlatmak istiyorum. Ve hayalinde havacılık olan tüm gençleri de gönülden destekliyorum. Her zaman bize ulaşabilir, online rehberlik ve danışmanlık sistemimizden destek alabilirler. Mesele onlara yardım edebilmek olduğu için hayatlarının önemli dönemeçlerinden biri olan meslek seçimi ile ilgili, diledikleri zaman bize ulaşsınlar lütfen. Online olarak ya da Haliç, Bostancı veya Silivri yerleşkelerimize gelerek her konuda bilgi alabilirler. Tüm gençlere sevgiler, yolları hep aydınlık olsun. Ve lütfen, artık pandeminin bittiği günlere kavuşalım…


İletişim;
Telefon: 0212 866 01 01 – 0169