Berghain, gerçekten bu kadar zor mu?
Buraya nasıl girilebileceğine dair work shop’lar bile düzenleniyor. Sadece Berghain için kıtalar arası yollardan gelip, saatlerce kapıda kuyruk bekleyip ( bazen 5 saatleri bulabiliyor ) içeri giremeden gözü yaşlı geri dönen sayısız insan var.
Gittiğim gibi girdim :)
Neyse ki ben de hafif tedirgin şekilde gittiğimBerghain’e 5-10 dakika içerisinde girdim. Bu maceram bir önceki gidişimde olmuştu.
Nasıl bir yer ?
Kesinlikle herkese göre değil :) Zaten bunu bildikleri için kapıda aşırı sıkı bir eleme var. Erkek - kadın fark etmiyor. Senden eğer o ışığı alamazlarsa gözünün yaşına bakmıyorlar. Bir kere “hayır” dendi mi, deveyi hendekten atlatırsın ama kararı değiştiremezsin. Zaten o saniyeden sonra muhattap dahi olmazlar. Israrcı olursan tereddütsüz polisi ararlar. Çoğu zaman daha kuyruktayken yanına gelen zebellahlar seni orada eliyorlar.
Yanına gelip,
“Burası senin yerin değil” - “Üzgünüm, bugün değil” “Lütfen sırada beklemeyin, içeri giriş olmayacak”
Evet, başka bir açıklama falan olmaz genelde. Berghain, Cuma akşamı açılıp Pazartesi akşamına kadar hiç kapanmıyor. İçerisi enteresan Berlin tarzı techno müziğin en kusursuz yeri. Ses sistemi akıllara zarar. Boyut üzerine boyut atlatan bir sound var içeride. Birkaç farklı bölümden oluşuyor. İçeri bir girişte tüm odalara girebiliyorsunuz. Genellikle kendi Resident DJ’leri sahne alıyor. Her DJ ortalama 4-5 saat performans yapıyor. Çok enteresan ve burada anlatılması zor bölümleri var. Buranın kitlesinin tarzı tamamen kendine has. Siyahlar, çıplaklar, cinsiyetsiz gibiler ve kesinlikle bildiğiniz insanlardan çok çok farklı. Belki de başka bir canlı türü.
Vestiyerde ne yaparsınız?
Genellikle mont, atkı vs bırakılır. Burada vestiyer önünde pantolonlara kadar çıkıyor. Genellikle çoğu iç çamaşıra kadar… Ancak şunu net söyleyeyim, en küçük bir rahatsızlık veren biri yok. İçeride eğlenirken temas yok. Net kurallar. Kimse kimseye dokunmadan dans ediyor. Ancak çiftler tabii farklı. Cinsiyet açısından kimin ne olduğunu anlamak biraz zor olabiliyor. Telefon kesinlikle yasak. Bırakın içeride fotoğraf çekmeyi kapının önünde telefonu eline alıp bir mesaj yazsan dahi anında eleniyorsun. Daha içeri girmeden Berghain önündeki aşırı uzun kuyruk içeriden kameralar ile kontrol ediliyor. Kapıda yaygara yapan, kıyafeti ve tarzı ortamla uyumsuz, sarhoş gibi görünen, elinde bira ya da içki şişesi olan, telefonuyla oynayan, fotoğraf - selfie çeken anında eleniyor. Kalabalık gruplar risk altında. En iyi ihtimal yalnız olanlar. Birkaç kişi gidiyorsa genelde kuyrukta birbirini tanımıyormuş gibi yapıyor.
Yani adamlar saf bir müzik tutkunu olduğunu görmek istiyor. Berghain yapısal olarak da çok farklı bir yer. Dışardan bakınca dev bir bina. Öyle led tabelalar, lazerler falan yok. Üzeri duvar boyalarıyla dolu soğuk görünümlü dev bir bina ve önünde Berlin kalabalığı.
Ben pazar sabahı saat 14:00 gibi gitmiştim. O saatler içeri giriş şansının en fazla olduğu saatler. Cuma ve cumartesi akşamları oluşan mega kuyrukta kimsenin gözünün yaşına bakmıyorlar. Zaten Berlin şehri insanları böyle bir mekanı rahatça yaşayabilecek bir kültüre sahip.
Buraya giremeyenler Berlin’in Berghain alternatifi onlarca mekanıma doğru yol alıyor. Bunların aralarında da çok iyi yerler var tabii..
“Berghain 1950 yıllarında trafo binası olarak hizmet veriyordu”
* *
Ben bu gelişimde Wilheim Studios adlı mekanda Solomun performansı için geldim. Yılbaşı dönemine denk geldiği için yılbaşı pazarlarını gezdim. Türkiye’de 35 bin lira olan Play Station 5’i 17 bin liraya aldım. Hollanda’nın birkaç ay önce 5 yıl Schengen vizesi vermesi çok iyi oldu. Hollanda’ya teşeklürlerimi sunuyorum. Vize almanın böyle zor olduğu bir dönemde 5 yıl çok girişliyi pasaportuma yapıştırmışlar. Ama bugüne dek en ufak bir kural ihlalim, zamanlama hatam yok. Çok uzun yıllardır sayısız giriş çıkışım var. Sanırım en sonunda böyle bir mükafat vermeye karar verdiler. Hollanda cascade sistemini en titizlikle uygulayan ülkeymiş. Yani eğer senin durumunda bir uyumsuzluk yoksa bir kere verdiği vize süresinin altına düşmüyor. Üst üste 4 yıl 1 yıllık vize, ardından 2 defa 2 yıl ve şimdi 5..! ( tabii öncesinde 1 hafta - 15 gün - 3 ay - 6 aylarım var birçok defa )
Uzun süreli vize almak istiyorsanız siz de cascade kuralını araştırın.
Dipnot:
Berlin’de çok fazla Türk var. Sokaklarda her yer Türk dükkanların tabelalarını görüyorsunuz. Türkçe müzik yapan radyoları bile bulunuyor. Marketler, dönerciler, börekçiler, kuyumcular, sigortacılar, banklar aklınıza ne geliyorsa…
Uzun yıllardır burada yaşayan birçok kişi ile konuştum. Anlatımlarından ve bakışlarından açıkça belliydi ki hepsinde fena bir Türkiye özlemi var. Hepsi benzer şeyleri söylüyor.
“Burada hava kötü, burada ruhumuz sıkılıyor. Güneş yüzü görmüyoruz. Robot gibi bir yaşam şekli var. Artık buranın şartları da eskisi gibi değil. Kurulu düzenimiz var, kolay olmuyor ancak İlk fırsatta şartlar el verdiği an Türkiye’ye dönüş yapacağız.”
Yorumlar (0)