Mavi beyaz sadelikle dekore edilmiş ortamı, arka planda çalan eski güzel Türkçe şarkılar ya da bir Yunan adasında hissedeceğiniz şarkılar, her daim özenle seçilmiş ürünlerle yapılmış tazecik mezeler ve insana parmaklarını yedirten ara sıcaklar..

Sevgili arkadaşım Güfran Şan’a ait bu aile işletmesi uzun yıllardır mutfak ve servis kadrosunu hep sabit tutmayı başarabilmiş. Güfran zaten başarılı bir mühendis. Bu işi biraz da hobi niteliğinde yapıyorlar. Böyle olunca da doğal olarak her şeye daha fazla özeniyor ve en iyisini yapmaya çalışıyorlar. Hereke Balık ticari kaygıların dışında farklı bir mantıkta yönetilen bir işletme.

Hereke’de limanda... Hemen yanı başınızda balıkçı tekneleri, masmavi bir deniz ve içinize dolan iyot kokusu.. Bu kentte böyle bir yer olduğu için çok şanslı hissediyorum. Bir de denize yakın olan o balkonlu masa yok mu ?? Güfran bilir, ya o masada oturacağım ya da ertesi gün geleceğim..

“Dostlarla, sevdiklerimizle bu ortamda geçirilecek bir kaç saatin tadı bambaşka..”

Mezeler ve Arasıcaklar..

Çırağan Sarayı şeflerinden ve 5 yıldır Hereken Balık’da eşsiz meze çeşitleri yapan Durali Coşar’ın hazırladığı bir masada oturmanın tadını ancak gidince anlayacaksınız.
Uskumru dolması, güveçte karidesli sıcak humus, balık köftesi, çıtır kalamar, asma yaprağında levrek, balık böreği, ızgara ahtapot, meşe odununda lüfer, rezeneli portakallı levrek marin, ermeni usulü kerevizli pilaki.

Hereke Balık’da tüm mevsim balıklarını her zaman taze olarak bulabilirsiniz. Tam ayarında pişirilmiş farklı farklı balıkların tadına mutlaka bakmalısınız. Balıklar Ereğli ve Gürpınar halinden seçilerek alınıyor.

“Ancak benden bir tavsiye.. Hepsini bir defada denemeye kalkmayın. Yoksa en son gittiğim akşam benim yanımda olan arkadaşlarım gibi restoran çıkışı o saatte açık spor salonu aramak zorunda kalabilirsiniz...:) Acelesi yok, bir daha gelirsiniz.. Amann, sonra gümm diye patlarsanız çok üzülürüm  ”


Servisin en sempatiği ve uzmanı Ali Doğan BUTTON..

Son gittiğimde kendisine de söyledim. Bu adam yaşlanmıyor. Sempatikliğinden, profesyonelliğinden ve nezaketinden hiçbir şey kaybetmiyor. Dünyada krizler oluyor, pandemiler kopuyor, savaşlar çıkıyor, dengeler değişiyor amaaa;

Ali Doğan Şef asla ve asla değişmiyor, yaşlanmıyor ve sanki Benjamin Button gibi biraz da gençleşiyor.

Harika servisi, ilgisi alakası ve kimin ne sevdiğini ne sevmediğini asla unutmayan hafızası ile tam olarak bu mekâna yakışan bir karakter.

Tarçın ve vanilya çubuğuyla pişirilmiş kabak tatlısı ile karanfil, tarçın ve anasonla pişirilmiş ayva tatlısı fena fena fena.. Anlatılacak gibi, acil olarak gidip tadına bakın...