Kuruluşundan bu yana yönetim kurulu başkanlığını yürüttüğü dernek, tam bir proje makinesi. Bunlar da birçok derneğin yaptığı gibi kahvaltı, söyleşi, yemek ya da gezi düzenlemenin çok ötesinde projeler.

Dernekten önce de yerel, ulusal ve uluslararası kültür, sanat ve tarih projeleri organize eden Akın Ülkü Sevinç, diplomatik katılımla İzmit’te gerçekleştirilen İzmit Hoşgörü Anıtı açılışı koordinatörlüğü ve İzmit Uluslararası Kısa Film Festivali başta olmak üzere çok sayıda projeye liderlik ederek, gönüllülük esasıyla bir araya gelen ekibiyle İzmit’in tanıtımına katkı sağladı. Bazıları ödül alan kısa filmler, kent tanıtım filmleri ve belgesellerin yapımcılığını ve proje yönetmenliğini üstlenen Sevinç, fotoğraf, illüstrasyon ve resim sergilerinde küratörlük de yaptı.

Kurucusu olduğu Art Nicomedia Kültür Sanat Derneği, “İzmit Dünya Tarihi İçin Önemli Bir Yerdir!” sloganıyla Türkçe ve İngilizce Kent Tanıtım Seti, ulusal ve uluslararası kısa film festivalleri, belgesel, klip ve kurmaca film prodüksiyonları, Antik Nikomedeia illüstrasyonları, birçok sergi, panel ve Uluslararası Erasmus+ Gençlik Değişim Projeleri gibi birçok ilke imza attı.

*** ***

Art Nicomedia Kültür Sanat Derneği’nin kuruluşunda esin kaynağınız neydi?

2009’da Avusturya’da, Avrupa’dan 14 kentin dahil olduğu bir tarih sempozyumuna giderken hediye olarak yanımızda sadece pişmaniye ve kolonya götürmüştük. İngilizce ne bir broşür, ne bir kent kılavuzu ne de bir kent tanıtım filmi mevcuttu o zamanlar. Diğer kentlerin temsilcileri ise kentlerini tanıtan çanta dolusu materyalle gelmişlerdi. Bu kentte doğup büyüyen biri olarak durum beni derinden üzdü. İzmit’e döner dönmez öncelikle uluslararası boyutta kent tanıtım setini hazırlamaya başladık ve Art Nicomedia Kültür Sanat Derneği’ni kurduk.

Sonrası malum… Tanıtım, turizm, araştırma, kültür ve sanat organizasyonları düzenleyerek İzmit’in kültürel, tarihsel ve doğal değerlerinin bilinirliğini artırmak, kentin kültür ve sosyal yaşamına katkı sağlamak amacıyla ulusal ve uluslararası platformlarda bir proje fabrikası haline geldik. Bunu elbette kent dinamikleri, resmî kurumlar ve Avrupa’daki proje ortaklarımız ile iş birliği içerisinde yaptık.

İzmit’in en çok ulusal ve uluslararası proje yapan derneğisiniz. Bunu nasıl başardınız?

Herhangi bir sivil toplum örgütü tarafından bu kentte daha önce gerçekleştirilmemiş birçok önemli proje ve etkinliğe imza attığımızı rahatlıkla söyleyebilirim. Milyonlarca lira bütçemiz, maaşlı çalışanlarımız, dernek lokalimiz yok ama projeleri hayata geçirirken en büyük gücü İzmit sevdamızdan alıyoruz. “Hayal Et, Planla, Uygula, Tadını Çıkart” mottomuzla 4 ana kategoride, 23 farklı disiplinde; 77 kültür ve sanat, 35 kent tarihi, 66 uluslararası ve 16 kent tanıtım projesi olmak üzere yerelde ve yurt dışında 195 proje, etkinlik ve temsil gerçekleştirdik. Yolculuğumuza, Türkçe ve İngilizce Kent Tanıtım Seti’ni hazırlayarak başladık. Kent tanıtım materyallerimizi sonrasında da çeşitlendirdik.

Kent tarihini değişik yönleriyle kentdaşlarımıza aktardığımız 16 başlıkta, tarihçi ve akademisyenlerin konuşmacı olduğu İzmit Kent Tarihi Sunumları’nın yanı sıra İzmit’in İşgalden Kurtuluşunu Anma ve Hoşgörü Kenti İzmit etkinliklerini periyodik olarak düzenledik. 27 asırlık geçmişi olan İzmit’in tarihi yerlerine düzenlediğimiz gezilerle 5 binden fazla katılımcıyı kent tarihinde yolculuğa çıkardık. İzmit’in onur günü olarak nitelendirdiğimiz, kentin işgalden kurtuluş destanını anlattığımız “28 Haziran - İzmit’in Onur Günü” belgeseliyle bu önemli dönemin görsel olarak gelecek nesillere aktarılmasını sağladık. 35 kent tarihi projesi ve etkinliği düzenleyerek farkındalığın artmasına katkı sağladık.

İzmit bizdik, biz İzmit’tik… 

İzmit tarihi temalı; resim, illüstrasyon, kolaj ve fotoğraf başta olmak üzere 29 sergiyle kent tarihini görünür kıldık. “Pandemiye inat yaşasın sanat” dedik, salgının pik yaptığı dönemlerde sanata soluk vermeye çalışarak Art Nicomedia 3D Sanal Sanat Galerisi çatısı altında uluslararası dijital platformda 3 boyutlu gezilebilir eser arşivimizi sanatseverlerle buluşturduk. Düzenlediğimiz yarışma, festival ve sergilerde 406 sanatçıya ödül ve plaket takdim ederek kentin sanat hayatına emek veren sanatçıları onore ettik.

Yetmedi, İzmit’i Avrupa’ya taşıdık. İnsan kalbinde taşıdığını nerelere götürmez ki… Avrupa’daki proje ortaklarımızla birlikte düzenlediğimiz kent festivalleri, film festivalleri, Erasmus+ Gençlik Değişim Projeleri ve sempozyumlara İzmit’ten davetli olarak götürdüğümüz katılımcılarla birlikte kentimizi uluslararası platformlarda temsil ettik. “Hoşgörünün Melodileri”, “Yaratıcılık Masalları” ve “Mülteciler İçin İnisiyatif Al” Erasmus+ projelerimizi Avrupa’dan gelen genç katılımcılarla birlikte İzmit’te gerçekleştirdik. Makedonya ve İtalya’da 3 Erasmus+ projesine resmî davetli paydaş olarak katıldık. İzmit’ten 135 katılımcıyla birlikte 9 Avrupa kentinde 74 bin km yolculuk yaptık.

“İzmit’in Tarihi Yerleri” temalı 3 ulusal fotoğraf yarışması düzenleyerek hem sanatçıları onurlandırdık hem de derece alan fotoğraflardan oluşan “Geçmişten Günümüze İzmit” sergilerimizle kent tarihini görünür kıldık.

Ulusal ve uluslararası film festivallerinizden bahseder misiniz?

Kentte film festivali geleneğini başlatan ilk derneğiz. 2012’den bu yana kendi prodüksiyonumuz kısa filmlerle yurt dışında düzenlenen festivallere katılıyoruz. Böylelikle hem bu alandaki tecrübemizi hem de uluslararası yönetmen, yapımcı ve festival organizatörü ağımızı geliştirdik.

2014’te sadece İzmitli yönetmenleri kapsayacak şekilde düzenlediğimiz “Art Nicomedia Kısa Film Günleri” ile tohumlarını attığımız etkinliği, 2017-2018 yılları arasında ulusal çapta düzenlemeye başladık. 2018’den bu yana ise “İzmit Uluslararası Kısa Film Festivali” olarak yolumuza devam ediyoruz. 6’ncısını yakında başlatacağımız festival, IMDb nitelikli olmasının yanında, TRT analiz raporuna göre Türkiye’de düzenlenen en büyük yedi kısa film festivalinden biri. 8. yılımızda Oscar niteliğinde bir film festivali olacağız.

2021’den bu yana üç ayda bir düzenlediğimiz “Nicomedia Uluslararası Film Ödülleri (NIFA)”nin de 18’inci sezonu devam ediyor. İzmit’i ulusal ve uluslararası film dünyasında görünür ve bilinir kılmak için düzenlediğimiz ve kentte uluslararası sanat projelerinin lokomotifi olan bu etkinliklere bugüne kadar 6 kıta, 84 ülkeden 3 binin üzerinde film katıldığını da gururla söyleyebilirim. 1 milyondan fazla yönetmenin ve 11 binin üzerinde festivalin kayıtlı olduğu FilmFreeway portalının Gold üyesi olduğumuzu da ekleyeyim.

Filmleriniz ödül aldı mı?

Bugüne dek 9 kurmaca, 3 kent tanıtım filmi, 3 belgesel ve 2 video klip olmak üzere toplam 17 film prodüksiyonu gerçekleştirdik. Çocuk gelinleri konu aldığımız Nergis belgeselimiz, Frankfurt’ta düzenlenen 6. Golden Tree Documentary Film Festivalde finalist oldu. Su kıtlığı konulu H₂O isimli deneysel filmimiz, İGSAŞ Film Festivalinde “Jüri Özel Ödülü” kazandı.

Covid-19 temalı Invisible | Görünmez kısa filmimiz, Dünya Sağlık Örgütü tarafından Cenevre’de düzenlenen ve dünyaca ünlü aktris Sharon Stone’un da jüri üyeleri arasında olduğu 3. Health For All Film Festivalinde 1.027 film arasından finale kaldı. Roman açılımını konu aldığımız Kovan | Hive belgeselimiz, Üsküp’te düzenlenen 20. International Golden Wheel Film Festivalde “En İyi Yönetmen” ödülünü kazandı. Son olarak, Türkiye’nin deprem gerçeğini konu aldığımız yeni kısa film prodüksiyonumuz ulusal ve uluslararası film festivallerinde yarışmaya başladı.

Tüm bu süreçlerde ne gibi zorluk ya da engellerle karşılaştınız?

Yarıdan fazlası bu kentte doğmamış, sonradan İzmit’e gelmiş insanlardan oluşan bir nüfusa sahip, Türkiye’deki en kozmopolit kentlerden birinde yaşıyoruz. Özellikle antik dönemi kapsayan projelerimizde farklı tepkiler alıyoruz. Bunun en büyük sebeplerinden biri, bizden önceki dönemde Nikomedia tarihini kişisel menfaatleri doğrultusunda uydurma, yalan yanlış bilgilerle kamuoyuna aktaran, bizim gerçekleştirdiğimiz projelerin onda birini yapmadan, kent mülki ve idari amirleriyle sürekli kavga edip bunu başarı hikâyesi gibi anlatan kişiler.

Diğer bir zorluk, kent halkının sanat etkinliklerine ilgisinin az olması. Örneğin, İzmit’te herhangi bir sanat sergisi açılışına gidin; sanatçının eş, dost ve akrabaları dışında hep aynı 30-40 kişiyi görürsünüz. Bu durum yerel yönetimlerin etkinliklerinde de geçerli. Halbuki bu etkinliklere organik katılım olmalı, insanlar haz duymak için katılmalı sanat etkinliklerine.

Gerçekleşmediği için içinizde ukde kalan bir proje var mı?

Yapılamaz denen projelerin büyük çoğunluğunu hayata geçirdik. Hayal ettiğimiz, kısa ve uzun vadede gerçekleştireceğimiz onlarca proje daha var. Bunların içinde, kentin kuruluşundan bugüne kadar değişik dönemlerini kapsayacak 3D modelleme projesinin gerçekleşmesini çok isterim.

Derneğinizin sloganı “Hayal et, uygula ve tadını çıkar.” Sıradaki hayalleriniz neler?

“İzmit Dünya Tarihi İçin Önemli Bir Yerdir!” sloganıyla çıktığımız yola, “İzmit’te Yaşamayın, İzmit’i Yaşayın” diyerek devam ediyoruz. Kısa, orta ve uzun vadede irili ufaklı 20’ye yakın projemiz bulunuyor. 2025 için planladığımız 20-22 projenin hepsini anlatmam zor ancak en çok istediğim projelerden biri, sürpriz bir “Guinness Dünya Rekoru” denemesi.

Çok az derneğin hayal edip, çok azının gerçekleştirebileceği sıra dışı projelerle kent dinamiklerine ilham vermeye, motive etmeye devam ediyoruz. Sürekli takip edilmek, imrenilmek bizlere büyük haz veriyor.