Dr. Aslı Hanım, estetik uygulamalarda günümüzde en çok konuşulan kavram “doğallık”. Sizce bu trendin yükselişinin sebebi ne?

Kesinlikle evet. Artık insanlar yapay bir görünümden ziyade “doğal ama etkili” sonuçlar istiyor. Mimikleri bozmayan, yüz anatomisine uyumlu, enerjik ve dinlenmiş bir ifade veren işlemler en çok talep edilen yaklaşım haline geldi. Benim için her uygulama kişiye özel bir analizle başlar ve hedef daima doğal görünümü korumaktır.

Son yıllarda dolgu ve botoksun bir “kendini iyi hissetme” aracına dönüştüğünü görüyoruz. Danışan beklentileri nasıl değişti?

Eskiden daha dramatik değişimler talep edilirdi; şimdi ise amaç daha dinç, daha taze, daha iyi hissetmek. Yorgun görünümü azaltmak, özgüveni artırmak ve yaşam kalitesini yükseltmek ön planda. Erkek danışan sayısındaki artış da bu dönüşümün güçlü bir göstergesi.

PERA MEDİKAL DENEYİMİ

 

Kliniğinizin modern plaza yapısı ve bahçeli konsepti danışanlarınızda nasıl bir etki yaratıyor?

Klinik deneyimin sadece işlemden ibaret olmadığını düşünüyorum. Güven, huzur ve konfor çok önemli. Ferahlık ve mahremiyeti bir arada sunan bahçeli konseptimiz, danışanların kendini adeta bir wellness alanındaymış gibi rahat hissetmesini sağlıyor.

Pera Medikal ekibini oluştururken nelere dikkat ediyorsunu?

Ekip bir kliniğin ruhudur. Teknik bilgi kadar empati, iletişim ve profesyonellik önceliğimizdir. Tüm ekip arkadaşlarımızın mesleğini tutkuyla yapmasına, düzenli eğitimlerle gelişime açık olmasına büyük önem veriyorum.

Ürün ve cihaz seçiminde kriterleriniz neler?

Kullandığımız tüm ürünleri klinik çalışma sonuçları ve güvenlik sertifikalarıyla değerlendiriyorum. Uluslararası standartlara sahip, etkinliği bilimsel olarak kanıtlanmış markalar tercihimizdir. Bu, hem güvenliği hem de yüksek hasta memnuniyetini sağlar.

OXYGENCEUTICALS VE KORE TEKNOLOJİSİ

 

OXYGENCEUTICALS markasını Türkiye’ye getirme hikâyeniz nasıl başladı?

Markayla tanışmam, uluslararası medikal estetik kongrelerinde Koreli bilim insanlarının çalışmalarını incelememle başladı. Hem Amerika hem Güney Kore merkezli Ar-Ge altyapısı ve oksijen bazlı cilt yenileme teknolojisi beni çok etkiledi. Kendi kliniğimizde yaptığımız test uygulamalarda mükemmel sonuçlar alınca markayı Türkiye’ye kazandırmaya karar verdik.

Sizce Kore estetiğini bu kadar başarılı yapan şey nedir?

Kore, estetik inovasyonunun dünya liderlerindendir. Cilt sağlığını onaran, uzun vadeli gençleşmeyi hedefleyen, hafif ama etkili formülasyonlarıyla öne çıkar. Doğallık + teknoloji + bilim… Kore estetiğinin özü budur.

Türkiye estetik sektörü bu tip yeniliklere ne kadar açık?

Türkiye, estetik alanında dünyadaki en hızlı büyüyen pazarlardan biridir. Yenilikçi, bilimsel temelli ve global markalar burada çok hızlı kabul görüyor. OXYGENCEUTICALS da bu nedenle büyük ilgi gördü. Biz sadece ürün sunmuyor, doğru eğitim ve klinik desteğiyle sürdürülebilir bir yapı oluşturuyoruz.

SEKTÖR DİNAMİKLERİ

 

Estetik sektöründe en çok zorlandığınız noktalar neler?

Bilgi kirliliği ve sürekli ortaya çıkan yeni uygulamalar… Her yenilik gerçekten etkili olmayabiliyor. Bu nedenle bilimsel verileri incelemek, klinik testler yapmak ve danışan beklentilerini gerçekçi şekilde yönetmek en önemli sorumluluklarımız arasında.

Bir kadın hekim olarak doktorluk ve girişimcilik rollerini nasıl dengeliyorsunuz?

Her iki rol de beni geliştiriyor. Hekimlik sahadaki deneyimimi artırırken, girişimcilik vizyonumu güçlendiriyor. Yoğun bir tempo gerektirse de işi tutkuyla yaptığınızda süreç keyfe dönüşüyor. En büyük motivasyonum danışan memnuniyeti ve kliniğimizin büyüyen başarısıdır.

Sosyal medya sizin için ne ifade ediyor?

Sosyal medya, danışanlarla aramızda şeffaf bir köprü. İnsanlar işlem yaptırmadan önce doktorlarını tanımak, güvenmek ve doğru bilgi almak istiyor. Bu yüzden hem bilgilendirici hem de gerçek estetik anlayışını destekleyen içerikler üretmeyi önemsiyorum.